Amerika’dan Avrupa’ya kadar, çeşitli ülkelerde bir azınlık olarak yaşayan İsrail, İlk kez, 1948 yılında ve Filistin toprakları üzerinde bağımsız bir ülke konumuna gelmişti.
Ne var ki, İsrail, devlet olarak kurulduğu Filistin coğrafyasının küçük bir bölümünde de olsa, durmadan çalıştı. Gemilerle topraklar taşıdı ülkesine. Çölü, yeşeren topraklar ülkesine dönüştürdü. Çeşitli dillerde yaptığı yayınlarla propagandasını da yaptı.
İsrail, 1960’larda Orta Doğunun, tarımda, sanayide en güçlü devlet durumuna gelmişti.
İsrail’i bir tehlike olarak gören Arap ülkeleri, 1967 de İsrail’le giriştikleri savaşta yenik düştüler.
Başka ülkelerde, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Yahudiler de boş durmuyor, Orta Doğuda, kendi soydaşları olan İsrail devletine desteklerini esirgemiyorlardı. Amerika’da da güçlenen Yahudiler pek çok alanda olduğu gibi Harp Sanayii alanında da Amerika siyasetini etkileyecek bir olanağa kavuştular. Öğle ki hem Amerika’da hem de kendi soydaşlarının yaşadığı Orta Doğu da söz sahibi oldular.
Yahudilerin desteğiyle seçim kazanan Amerikan Başkanları da özellikle Orta Doğu da İsrail’i ileri bir karakol olarak kullanmaya başladı.
İsrail, bugün Arap ülkeleri arasında, her alanda yenilmeyen bir güç haline geldi. Bunu gören Amerika Başkanları, özellikle de Trump, yıllarca önce, Arabistan ülkelerini, Irak’ı, İran’ı ve Türkiye’yi içine alan yeni haritayı uygulamaya koyuldu.
Amerika ve İsrail iş birliğiyle, İngilizleri ve Avrupa’daki diğer ülkeleri de yanlarına alarak, önce, Saddam Hüseyin’i devirerek Irak’ı karıştırdılar. Sonra sıra Libya’ya, Suriye’ye geldi. Oraların da işini bitirdiler. Şimdi sırada İran ve Türkiye var.
Türkiye’yi nasıl sıkıştıracaklar?
Irak ve Suriye topraklarındaki sınırımızda, kukla bir Kürt Devleti kurdurarak.
Suriye de dünyanın terör listesinde olan Ahmet El Şara yönetiminde, etnik temizlik yapmaya başladılar. Kendileri için engel gördükleri Suriye Alevilerini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. İsrail Suriye toprağı olan ve Şam’a kuş bakışı bakan Golan Tepelerini işgal etmekle kalmadı, Şam’ın kenar semtlerine kadar ilerledi.
Amerika ve Rusya, Birleşmiş Milletleri Alevi katliamı nedeniyle acil toplantıya çağırmış olsa da, Amerika ve İsrail yalnız Orta Doğuyu değil, dünyayı karıştırmaya devam edecekler.
Biz, Türkiye olarak, bu olayların neresinde duracağız?
Bekleyip göreceğiz.