Geçtiğimiz gün hem Cumhuriyet Bayramı, hem de cumhuriyetimizin 100. Yıl dönümüydü. Bir gün öncesinden itibaren, tüm yurttaki kutlamaları, çeşitli televizyon kanallarında dikkatle izledim. Kuşkusuz, memleketimiz Gümüşhane’de de, Cumhuriyetimize layık bir şekilde kutlanmıştır.
Gerek Atatürk Anıtındaki törenlerde, gerekse ülkemizin çeşitli yörelerinde halkın büyük bir inançla törenlere katıldığını gördüm. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ikinci plana atmaya çalışan bazı zavallılar da olmadı değil. Onlara zavallı demekten başka bir ifade kullanmak istemiyorum.
Cumhuriyetim kurulalı 100 yıl ve Atatürk’ün ölümünün üzerinden de 86 yıl geçmesine karşın, her ikisi de dimdik aramızdadır.
“Zavallı” sözcüğüyle nitelediğim kişiler, içinde bulunduklarında ve kendilerine parlak görünen ortamdan koptuktan sonra isimleriyle, cisimleriyle kaç ay, kaç gün anılacaklarını biliyorlar mı?
Hiç sanmıyorum bildiklerini.
Bu topraklar, şehit kanıyla sulanmış bu topraklar, günü, saati geldiğinde herkesi içine aldı ama büyük Atatürk gibi kimileri eserleriyle yaşıyor, yaşayacak, ortaya ciddi bir eser bırakmayanlar ise, anları, şanlarıyla yok olup gidecekler.
Bu saptamamızın tanığı tarihtir. Fatih gibi, Yavuz gibi, Kanuni gibi kimi Padişahlar, Mevlâna gibi, Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevi gibi, Yunus Emre gibi kimi tasavvuf ehli olanlar, isimlerini bu sütunlara sığdıramayacağım, kimi şairler, ozanlar, bilim adamları, siyaset adamları eserleriyle yaşıyor, yaşayacaktır.
Hüner, bu dünyaya gelmek, kısa süreli saman alevi gibi bir süre parlayıp sönmek değil, parlaklığını on yılların yüz yılların bin yılların kahrına uğramadan sürdürmektir.
Ne diyordu büyük Atatürk:
“Benim fani vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır”
Fani olan, Serhan Asker’in sık sık yinelediği gibi ayakta dimdik kalamayan boş çuvallar değil, bilimlerdir, eserlerdir ve o bilimleri ve eserleri ortaya koyan ve koyacak olanlardır.
Bu yeknesak satırlarla dün kutladığımız Cumhuriyet Bayramımızı ve Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünü bir kez daha gönülden kutluyorum.
