Gümüşhane Milletvekili Av. Celalettin Köse “Milletvekilliği üzerimde bir emanet” demiş.
Doğru söylemiş. Emaneti, dürüst, güvenilir insanlara bırakırlar. Halkımız da Sayın Köse’yi öyle görmüş ve emaneti takdim etmiş.
Emanet çok iyi saklanır, bir zarara uğramaması için titizlik gösterilir.
Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa, peygamberlik gelmeden önce de halk tarafından emin olarak kabul edilirdi. Kendisiyle aynı çizgide olmayanlar bile, her şeylerini O’na emanet ederlerdi.
Halk arasında emanet edilen insanların sorumlulukları da, sıradan insanlardan farklıdır. Güvenilir olmanın ötesinde, bilgi ile donanımlı olmaları umulur ve beklenir.
Celalettin Beyle ilgili olumsuz bir şey söyleyemem. Çünkü bir olumsuzluğuna tanık olmadım. Sayın Köse’nin bir cümlesiyle yazıya başladım ama yazı başka konularda devam edebilir.
Yalnız Milletvekilleri değil, büyüklü-küçüklü tüm kamu görevlileri, tüm vatandaşlar güvenilir olmalıdır.
Halkın büyük çoğunluğunun güvenilir olmadığı ortadadır.
Önceki yazılarımın birinde, seçme konusunda çok da güvenilir olmadığımızı, isim vermeden, ama okuyucunun da anlaya cağı bir ifade ile belirtmiştim.
Gümüşhane’den bir Cemal Hüsnü Taray geçmişti. “Gümüşhane de İz Bırakanlar” isimli kitabımızda Taray hakkında geniş bilgi sunmuştur.
Atatürk’ün değer verdiği bir devlet adamıydı. Önemli ülkelerde Büyükelçilikler yapmış, Ülkemizde bazı kurumların düzenlenmesine öncülük etmiş, bir dönem de (1920’li yıllarda) Gümüşhane Milletvekilliği ve Atatürk’ün isteğiyle Milli Eğitim Bakanlığı görevini yürütmüştü.
Aynı zat, 1946 da Gümüşhane’den ikinci kez milletvekili olmayı istemiş, gelmiş, temaslarda bulunmuş, havayı uygun görmemiş ve çekip gitmişti.
1931-1934 yılları arasında Gümüşhane valiliği yapan İbrahim Ethem Aygut, Doğudaki illerimizin birinde valilik yaparken, deprem sonrası Atatürk’le karşılaşmış. O karşılaşmada, Atatürk’ün incitici bir sözü üzerine; “Sayın Cumhurbaşkanım, size büyük bir devlet adamı, büyük bir kumandan, büyük bir devrimci olarak saygı duyarım ama bu kadar insanın içinde beni küçük düşüremezseniz” deme cesaretini göstermiştir. Bu konuya daha ayrıntılı bir şekilde, hem “Gümüşhane Valileri” kitabımda, hem de bu sütunlarda yazmıştım. Kaynak olarak da, İç İşleri Bakanlığının “Son elli yılın başarılı valileri” isimli eseri göstermiştim.
İlimiz için, ülkemizi için, her alanda ve her konuda emanet edilecek (EMİN) eller çoğalırsa, hem ilimiz, hem de ülkemiz gelişebilir, kalkınabilir.
