Avukatlık

Dünyada, en eski bilim dallarından birinin HUKUK, diğerinin TIP olduğu bilinmektedir. Tarih olarak belirlemek gerekirse, hukuk ve avukatlık, milattan öncesine dayanmaktadır.

Bizde ise, Baronun 5 Nisan 1878 yılında İstanbul da kurulduğu bilinmektedir. Ondan sonraki tarihlerde, her yerde yaygınlaşmıştır.

Geçtiğimiz 5 Nisan’da Avukatlık gününü kutlamıştık.

Avukatlar, hakkın ve hukukun yerine gelmesi için, savcı ve yargıçlarla birlikte çaba gösteren meslek sahipleridir.

Avukatlar, suç işleyenlerin davasını da üstlenirler. Bu üstleniş, suçtan ve suçludan yana tavır almak değil, suçlunun yasalarla belirlenen hakkını korumaktır.

Avukatlar yalnız suç ve suçlularla ilgilenmez, her alanda hukukun korunması, bireylerin ve giderek toplumların dürüstlük içinde yaşaması, başkalarına zarar verilmeden, hakkın yerine gelmesi için çaba gösterirler.

Avukatlar, Hukuk Fakültelerini bitirmek ve avukatlık için gerekli stajları almakla da kalmaz, bir öğrenci gibi, sürekli okur, sürekli çalışırlar. Çünkü avukatlar, hangi alanda olursa olsun, yeni çıkan yasaları, temyize giden davalarda, Yargıtay’ın, Sayıştay’ın, Danıştay’ın verdiği kararları da izler, üstlendikleri davalarla ilgili verilen kararlar arasında bir kıyaslama yaparak gerçeğin ortaya çıkmasını sağlarlar.

Avukatlar, halkın sandığı gibi, boş yere konuşmaz, davanın seyrini değiştirecek ifadelerin tutanağa geçmesine katkıda bulunurlar. Çünkü tutanağa geçilen o ifadeler hakkın yerine gelmesinde etkili olacaklardır.

1956 yılında kamuda çalışırken, Kelkit’in iki köyü arasında süren bir yayla davasını izlemiştim. Taraflardan biri Erzincan’dan ünlü bir avukatı tutmuştu. O avukat, yalnızca bazı konuşmaların tutanağa geçirilmesini sağlıyor, onun dışında konuşmuyordu. Halktan kimileri, sürekli konuşan, kimi kez sesini yükselten avukatların sonuca gideceğine inanırlardı. O yayla davasında sonuç öğle olmadı. O, Erzincan’dan tutulan, az konuşan avukat kazandı sonunda davayı.

Bu örneği, kimi vatandaşların avukatların savunma sistemleri konusunda yanılgıya düşmemeleri için verdim.

Hukuk, herkesin bildiği bir konu değildir, bu yüzden herkes avukata gereksinim duymaktadır.

Avukatlar bunun için vardır ve var olacaklardır.

Avukatlar gününü kutluyorum.