Tüm bireylerin bazı alışkanlıkları vardır. Bu alışkanlıklardan bazıları zararlı, bazıları yararlıdır.
Örnek vermek gerekirse; Sigara içmek, içki içmek, paralı-parasız iskambil kâğıtlarıyla oynamak, konuşmaları, çok gerekmediği halde uzatmak zararlı alışkanlıklardandır.
Kitap okumak, hastaları, yaşlıları ziyaret etmek, TV kanalarında haberleri ve tartışmaları izlemek, İbrahim Hakkı Hazretlerinin söylediği gibi; “Az yemek, az uyumak, az konuşmak, dostlara ikramda bulunmak, fakirleri, yoksulları gözetmek yararlı alışkanlıklardandır.
Kuşkusuz, farkındasınız; özellikle gençlerin ellerinden düşürmedikleri iki şey var; birisi sigara, diğeri cep telefonu.
Sigara, öğlesine sinsi bir alışkanlık ki, olumsuz etkisini yıllarca sonra ve artık geri dönüşü olmayacak bir biçimde gösteriyor. Akciğer hastalıkları, kanser hastalıkları, koa, çabuk yaşlanma gibi pek çok hastalıkların nedeni olduğu kesin olarak bilinmektedir. Gençler, bir ölçüde ilk doğdukları andan itibaren sigara dumanını, sigara içen ailelerinden alıyorlar. Bunun doğal nedeni olarak ileri yaşlarda sigaraya meylediyorlar. Arkadaş seçimi ve çevre de sigara alışkanlığını tetikliyor.
1940’lı,50’li, hatta 60’lı 7O’li yıllarda; 20 yaşından küçük erkekler, caddelerde, sokaklarda sigara içmeğe çekinirlerdi. Çünkü yaşlılar uyarırdı. Kızlar o yaşlarda kesinlikle sigara içmez, sigara içmeleri ayıp sayılırdı. Şimdi 18 yaşından küçük kızlar da, erkekler de, her yerde sigara üfürmekten çekinmiyor, sakınmıyor. Çünkü sevgi, saygı kalmamış.
Güzel alışkanlıklar ise, zamanı; içkisiz, sigarasız, iskambil oyunu oynamayarak, kitap okuyarak, güzel giyinerek, güzel, küfürsüz konuşarak, çevresini temiz tutarak, sevgiyi, saygıyı elden bırakmayarak, uzaklarda yaşıyorsa, sılayı, yakınlarını olanakları ölçüsünde ziyaret ederek geçirmektir.
İlminden başkalarına ışık tutmak nasıl bir dini uyarı ise, yanlışlıklardan insanları uzak tutmak, bu konuda uyarılarda bulunmak ta bir görevdir.
“Herkes kapısının önünü temiz tutarsa, şehir temiz olur” söylemi gibi, herkes tüm zararlı alışkanlıklardan uzak durarak, durmayanları da, uzaklaştırma çabası içine girerek, davranışlarını bu doğrultuda sürdürerek, sorumluluklarını yerine getirirse, zararlı alışkanlıklar o ölçüde azalır.
“Sin külahın görünmesin” gibi davranırsak, başkalarının zararlı alışkanlıklarından, gün gelir, biz de zarar görürüz.