Uzun yıllar önce Gümüşhane bankalarının birinde çalışan bir yetkiliyle karşılaştım. Yanındaki Trabzonlulara beni tanıtırken, benden çok, Gümüşhaneli değerler üzerine duruyordu.
O bankacıya göre değerler kimlerdi dersiniz?
Bankalarına para yatıranlar, Gümüşhane çapında biraz varlıklı olanlar.
Bilgi, kültür, sanat, şair, yazar olarak, yalnız Gümüşhane çapında değil, ülke çapında haklı bir üne sahip olan hiç kimseyi tanımıyordu o bankacı.
Bankacının nazarında öne çıkan paralı olanlardı sadece. Tüm Bankacılar elbette böyle değildir.
Adam tanımak, adam seçmek için de belli bir seviyeye ulaşmış olmak ve insanlara yansız yaklaşmayı bilmek gerek.
Hani, halk arasında derler ki; Hacı, hacıyı Mekke’de, hoca, hocayı tekke de, it; iti dakikada bulur.
Biliyorsunuz, psikolojide de; “Karakterler birbirine yaklaştırır başlığı altında işlenen konu vardır.
Yazarlığa, şairliğe, sanatkârlığa, bilgiye, kültüre şaşı bakan kişi nasıl adam seçecek? Kendi meşrebine uygun kişileri seçecek.
Yine, halkın deyimiyle; akşamcı, akşamı birlikte geçirmek için, tüm ömrünü, başta kendi toplumun, sonra ülkesinin kalkınması, gelişmesine hasreden, ya da cami cemaatinden birini seçmeyecek.
Adam tanımak. Adam seçmek için ön koşul, de adam olmaktır.
Sokakta, caddede, parklarda karşılaştığınız insanlar, sizi tanımış olsalar da, size o anda ya da gelecekte işi düşebileceğini düşünerek selam veriyor, ya da vermiyor.
Mehmet Rauf’a ait olduğu bildirilen veciz bir deyim var. Deniyor ki;
“Tüm dostlarınız, hoşlarına gittiğiniz ve işlerine yaradığınız müddetçe sadıktırlar!”
Mehmet Bey, biraz haksızlık etmiş gibi görünüyor bana. Hiçbir karşılık beklemeden dostluklarını sürdürenler vardır. Aksi halde uzun sürmez dostluklar, bir yerde kesilir.
Bir başka kaynaktan okuduğum bir deyim vardır, Diyor ki; gerçek dost, size bir kardeşten daha yakındır. Onu uzun yıllar arasanız da boşa gitmiş sayılmaz dostu bulmak için geçen zaman.
Adam tanımak ve adam seçmek için, istediğiniz görüşe katılır ya da katılmazsınız; karar sizin.
___________________________________________________________________
Not: Birkaç yıldan beri kış mevsimini başka yerlerde geçiriyorum. Yazılarımı sürdürme olanağını bulabilir miyim? Şimdiden bilemiyorum. Göremediklerime veda ediyorum.