Uzun zamandır aklımı kurcalayan sorunlar var. Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye bakışıyla, ülkemizi yönetenlerin bakışı birbirine uymuyor.
Türkiye, ekonomik yönden, siyasal, eğitim, kültürel ve diğer yönlerden nereye gidiyor?
Kalkındığımızı söyleyemeyiz. Milyonlarca işsizimiz var. Ayda 7.500.00 lira alan 9 milyona yakın emeklimiz var.
Yabancıların işlettiği tesisler var, limanlar var.
Bir çakıl taşımızı bile yabancılara vermeyeceğimizi okuduk durduk 60-70 senedir. Kimi ulusal basının yazdıklarına göre, milyonlarca metrekare toprağımız satılmış yabancılara. Bizi en çok derinden üzen de bu.
Denebilir ki, her ülkede, başka ülkelerinin vatandaşlarının satın aldığı mülkler vardır. Doğrudur, ama miktarı sınırlıdır. Bizim ülkemiz kadar yabancılara toprak ve mülk satan bir başka ülke gösterilebilir mi?
Dış ülkelere olan borcumuz 500 milyar dolara dayanıyor nerdeyse. Bütçemiz önemli ölçüde açık veriyor.
Dış ülkelere yaptığımız satışlarla övünüyoruz. İnşallah daha da çok üretip satabiliriz. Ama dış ülkelerden aldıklarımız söylenmiyor.
Bir aile düşünün; giderleri her ay gelirlerinden fazla çıkıyorsa, o ailenin sonu iyiye gider mi?
Bu gerçeği görmemek ya da tersini göstermek akla uygun değil.
Gerek uzun zaman Almanya’da kalan, gerekse yılda bir kez Türkiye’ye gelen hemşerilerimizle görüşüyoruz. Almanların ve diğer Avrupa ülkelerinin durumumuzu pek de parlak görmediklerini söylüyorlar.
Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere, Avrupa ülkeleriyle, İngiltere’yle ve önemlisi hiçbir komşu ülkemizle ilişkilerimizi iyi götüremiyoruz.
Bu satırları yazmaya başlamadan bir gün önce, “Aramızda anlayış farkı yok dediğimiz” Afganistan Devlet Başkanının gönderdiği kişiler ülkemizi ziyaret etti.
Kimlerle konuştular, ne konuştular bilemiyorum.
10 yaşından sonra kız çocuklarını okutmayan, yanlarında eşleri ya da anne-babaları olmayan kadınların dışarıda dolaşmasını uygun görmeyen, kadınların iş hayatına atılmasına izin vermeyen, kafa yapısındaki insanlarla ne işimiz olabilir?
Sanırım, dünyadan dışlanmış olan Afganistan’ın, bizden başka gidebileceği bir ülke de yok. “Türkiye Şeyhlerin, Şıhların, Meczupların ülkesi olmayacak” diyen büyük Atatürk’ün kemikleri sızlamasında ne yapsın?
Umarım, düşüncelerimde yanılırım. Umarım bu kadar kötümser olmama gerek yoktur. Umarım aydınlık günler bizi bekliyor olabilir.
Siz ne dersiniz?