Enver Paşa, Talat Paşa, Cemal Paşa, Mustafa Kemal Paşa, Kazım (Karabekir) Paşa, Kazım (Dirik) Paşa, Kazım (Orbay) Paşa, Nuri (Killigil) Paşa, Halil (Kut) Paşa, Yakup Cemil, Ali Fethi (Okyar) Bey, Refet (Bele) Paşa, Hüseyin Rauf (Orbay) Bey, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa Fevzi (Çakmak) Bey, İsmet (İnönü) Paşa, Kılıç Ali, Necip Ali, Ali Zırh, Mahmut Esat “Bozkurt”, Celal (Bayar) Bey, Kara Vasıf, Kara Kemal, Adnan (Bey), Adıvar, Abdülkadir Bey,
Mithat Şükrü (Bleda) Bey, Binbaşı Cevat Abbas (Gürer), Doktor Nazım, Mehmet Akif (Ersoy) Bey, Kuşçubaşı Eşref, Ziya (Gökalp) Bey, Mehmet Emin (Yurdakul) Bey, Hüseyin Cahit (Yalçın) Bey, İzmitli Mümtaz, Nuri (Conker) Paşa, Ömer Naci, Recep (Peker) Bey, Şükrü (Saraçoğlu) Bey, Süleyman Askeri, Şükrü (Kaya) Bey Tevfik Rüştü (Aras) Bey ve daha niceleri…
Siz Enver, Talat ve Cemali hedef alarak cumhuriyete saldırıyorsunuz. Neden mi hemen açıklayalım:
Talat Paşa, yurt dışına gitmeden önce Mim Mim Cemiyeti diye bir cemiyet kurar. Bu cemiyet İttihatçılardan oluşuyor idi. Karakol Cemiyeti’ni kuran iki İttihatçı: Kara Vasıf ve Kara Kemal. Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında ona destek verenlerin neredeyse hepsi İttihatçıdır. Cumhuriyeti kuran kadro dahi İttihatçı idi ve bir zat, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda görev yapan bir imam olan Halil Konakçı diğer adıyla Arabistanlı Lawrence şunu kaçırıyor. Bir ittihatçı olan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk, arkadaşları ile beraber Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kuruyor. Siyasal İslam dediğimiz şey tam da kanlı canlı karşınızda: Halil Konakçı adlı zat. Ve bu kişi korumalarla korunuyor. Bir gelenek olan kılıcı kınında bulunduran, kılıç çatan, edilmesi gereken yemini eden ve “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” diyen teğmenler ordudan ihraç edilirken, teröristbaşı Abdullah Öcalan için tasfiye, eve çıkma, evlenme gibi mevzular bahis edilirken neredeydin Halil Konakçı? Niye sesin çıkmıyor idi? Söz konusu cumhuriyet olunca her türlü saldırıyı yapıyorsun. Senin oy verme hakkını sana veren cumhuriyet, ekmek yediğin Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kuran Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları…
Halil Konakçı sana tavsiyem kulaktan dogma bilgilerle gelme! Artık kime diyorsam. Üstadı Kadir Mısıroğlu, Kadir Mısıroğlu kimi önder görüyor: Dr. Rıza Nur. Rıza Nur adlı zata psikologu tarafından bizzat teşhis konulmuştur ve kendisi bir şizofrendir. Açıklayalım isterseniz:
Kişilik bozukluğu, zaman içinde birçok belirtiler ve reaksiyonlar gösterir. Dr. Rıza Nur’da şu belirti ve reaksiyonları buldum:
Mitomani (yalan söyleme), fabulasyon (masal uydurma, hayali hikayeler, yapılmayan konuşmalar), fanteziler (hayal ettiği 9layları gerçek sanma), megalomani (büyüklük fikirleri), narsizm (kendine hayran olma), paranoid re aksiyonlar (takip edildiğini sanma duygusu ve öldürülme korkusu yani hezeyanlar, marazi kıskançlık, kimseyi beğenmeme, herkesi tenkit ve karalama, aşırı alınganlık, en yakınlarına bile güvensizlik ve şüphe, aşırı ve devamlı övünme, sahte gurur ve kibir [egosantirizm] vb .. ), korku ve panik, firar duygusu, derin bir aşağılık duygusu. giderek hayal duygusunun da kaybolması.Hastanın affektif hayatında (heyecansal yaşamında) kin ve intikam, saldırganlık ve kızgınlık, iftira atma duygusu gittikçe artmış. Ayrıca zaman zaman, ruhsal hayatındaki karmaşanın projeksiyonu (dışa yansıması) da kolayca gözleniyor. (Turgut Özakman, Rıza Nur Dosyası, Hastalığı, Sayfa 154.)
Atatürk’e atılan iftiraların sözde kaynağı Kadir Mısıroğlu bizzat kendisi açıklama yapıyor ve diyor ki: Hükmedilen cezanın infazı Eskişehir Sivil Cezâevi‘nde başlayıp İstanbul Sağmalcılar Cezaevi, veBakırköy Akıl Hastahânesi Adli Servis merhalelerinde geçtikten sonra Cerrahpaşa Hastanesi Psikiyatri Kliniği‘nden 1974 Yılı Mayısında çıkarılan umûmî afla nihayete ermiştir. (Terceme-i Hal, www.kadirmisiroglu.com)
İşin lafın kısası, araştırmak istemeyene kulaktan dogma, araştırmak isteyene beyin bedava!
Esenlikle kalın tabii ki mümkünse…
