Bir gün Demir Alp, bir sivil toplum örgütüne üye olur. Sivil toplum örgütünde 10 yıl boyunca ortaöğretim birimi başkanlığı, sosyal medya yöneticiliği ve sosyal faaliyetler başkanlığı vazifesini üstlenir ama 10 yılın sonunda 22 Ekim 2024’te şarteller iner ve Demir Alp istifasını verir 10 Kasım 2024’te sivil toplum örgütüne adım atar Atatürk’ü Anma Programı’na katılmak için. Böylece bir serüven bitmiş olur. Sivil toplum örgütüne girdiği yıllar Demir Alp adı gibi eğitim ve kültürü içeren bir örgütlenmeydi. O dönem Demir Alp için bir mazi olarak kalacaktı. Demir Alp’ı kızdıran 22 Ekim 2024’te siyasi genel başkanın yaptığı çıkıştır. O çıkışta 40 binin canın katilini meclise davet ediyor ve tecridi kalksın diyordu. Gelelim bir gün sonrasına. TUSAŞ’a saldırı oldu. Özellikle kameralar aktifti ve fotoğraflar sosyal medyaya servis ediliyordu. Ayakkabı numaralarına kadar bildiğimiz teröristler saldırıyı düzenleyen… Buradan şu çıkıyor ki dinlendiler, dinlediler ve harekete geçtiler. 28 Aralık günü “ihanet” pardon” İmralı heyetiyle yapılan olumlu mesajlar verildi. Ve gerek 28 Şubat’a kadar gerekli siyasi genel başkanları, Selahattin Demirtaş’ı, Figen Yüksekdağ’ı, Mesud Barzani’yi ziyaret ettiler ve manidar bir anlam taşıyan 28 Şubat günü bebek katili Abdullah Öcalan tek taraflı ateşkes ilan etti. “Türkiye Cumhuriyeti hepimizin devletidir. Belki ‘tek millet’ değil ama ‘bir millet’ olacağız. Bunu söyleyen kişi HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş. Buradaki saldırı apaçık ki 66. maddedir. Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür. Gazide Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti demiştir. Türk, bu ülkede bir etnisiteden çok bir milleti ifade eder.
PKK terör örgütü liderlerinden Cemil Bayık “İran ve Türkiye’nin rolü artık kalmadı, İsrail, Orta Doğu’yu öncü rol oynuyor. Türkler, eskisi gibi oynayamayacağını biliyor, Şimdi Kürtlerle barışmak zorundalar.” dedi. Büyük İsrail Projesi ile kızıl terörü birleştiren nokta şüphesiz Doğu ve Güneydoğu Anadolu Toprakları’dır. Ayriyeten bizim Kürtlerle bir derdimiz yok vatanperver oldukları sürece. Türkler, zamanında sizinle çok oynadı, haklısın. Tümgeneral Osman Pamukoğlu, Orgeneral İlker Başbuğ, Korgeneral Hasan Kundakçı, Korgeneral Engin Alan, Tuğgeneral Veli Küçük, Kurmay Albay Hasan Atilla Uğur… Terör ile çatışmanın Suriye’ye aktarıldığı dönemlerde o zamanda bayağı leşleriniz vardı. Türk milleti uyumaz çünkü uyursa köle olarak uyanacağını bilir. Türkiye’nin bir rolü kalmadı öyle mi Donald Trump – Zelensky kavgasında bile AB bizi resmi haritasına katar iken, ABD ordusu resmi ordusu sitesi ise bozkurdu hedef alarak havadan ABD’nin sembolü dev kartalı geçirirken “yanlış yaparsanız sonuçlarına katlanırsınız.” derken Türkiye bitti öyle mi?
DEM Partili Tuncer Bakırhan şöyle demiş: “Şanlurfalılar, Kürdistanlılar umutlu olsun, bu yıl Kürtler haklarını alacak, hiçbir şey, hiçbir emek boşuna gitmedi.” Kürdistan neresi öncelikle sormak gerekir ve böyle bir çağrıya nasıl müsaade ediliyor? Kürtler değil PKK’lılar ve DEM’liler haklarını alacak. Hiçbir şey, hiçbir emek boşuna gitmedi derken 40 bin kişiyi sivil, asker, polis ayırt etmeksizin öldürdük. Bunlar PKK adı altında sözde Kürt varlığı için mi diyorsun?
Bir de şöyle bir şey çıktı. Bir siyasi parti ile DEM geçen ikinci sefer görüştü. Bu görüşmede Abdullah Öcalan’a bir siyasi parti genel başkan yardımcısı “sayın” dedi ve yetmedi haftalar önce bebek katili Abdullah Öcalan’a “kurucu önder” denildi. Bir sivil toplum örgütünün lideri demişti bir ara “ne Kürdistan’ı ulan! Burası Türkiye Cumhuriyeti diyemiyor.” diye.
Ne oldu “İmralı asılsın Apo iti asılsın!” ve Teröre Merhamet Askere İhanet” sloganlarınız… Size bildiklerinizi güzelce buzlukta saklamalar. Kaç bin yıllık Türk halkı diyorsunuz. Peki kaç bin yıllık Türk halkı hiç teröristle müzakare eder mi? Ona sayın veya kurucu önder der mi? Sizde haklısınız bir yerde. Aklınızı birine teslim ederek onun verdiği emir neticesinde inanmak istiyorsunuz.
Bu yazıyı Efsane Komutan Tümgeneral Osman Pamukoğlu’nun sözü ile bitirmek isterim:
“Elini verirsen kolun gider. Hakkari giderse Türkiye gider”
Mümkünse Türklük ile kalmak dileğiyle…
