Gümüşhane’nin Şiran ilçesinde yer alan ve dağın ortasındaki 40 ayrı kaynaktan dökülen Tomara Şelalesi, doğaseverlerin gözde mekanlarından biri haline geldi. Bölgenin en etkileyici doğal güzelliklerinden biri olan bu şelale, sadece manzarasıyla değil, serin sularıyla ve yemyeşil doğasıyla da ziyaretçilerini büyülüyor.
Şiran ilçesi sınırlarında dağın ortasındaki 40 ayrı noktadan yaklaşık 15 metre yükseklikten dökülen süt rengindeki köpük köpük berrak suyu, oluşturduğu hırçın deresinde kuş cıvıltıları içinde suyun seremonisinin dinlendiği mekan yazın sıcak havasından kaçıp kurtulmak, serinlemek isteyenlerin adresi oldu.
Havaların ısınmasıyla birlikte ziyaretçi sayısında artış yaşanan Tomara Şelalesi, Türkiye’de turizm otoriteleri tarafından ziyaret edilmesi tavsiye edilen 10 şelaleden birisi olarak biliniyor.
Doğu Karadeniz bölgesinin en gözde turistik noktalarından birisi olan Tomara Şelalesi Tabiat Parkı, piknik alanları, cam seyir terası, çocuklar için oyun parkından lokantasına kadar eksiksiz hizmet sunulan ve ziyaretçilerin şelaleden çıkan berrak sularda serinleyip doğanın tadını çıkardığı mekanlardan birisi.
Şiran ilçesi sınırlarında bulunan ve yaz aylarında insanların serinlemek için tercih ettiği ilk mekanlardan birisi olan Tomara Şelalesi’nin en dikkat çekici özelliği ise sularının dağın ortasındaki 40 ayrı kaynaktan beslenmesi. Bu gözelerden çıkan sular, birleşerek görkemli bir şelaleye dönüşüyor ve her mevsim farklı bir güzellik sunuyor. Şelalenin yanında yürüyenler, suyun serinliğiyle adeta mevsim değişimini hissediyor.
Son yıllarda yaban keçilerinin şelale kenarına kadar indiği ve insanlara birkaç metre yaklaştığı alanda bulunan yürüyüş parkurları ve piknik alanları modern tesisi ziyaretçilere birçok aktivite imkanı sunuyor.
“Tomara Şelalesi beni gerçekten çok etkiledi”
İstanbul’da yaşayan ve 14 yıl sonra memleketi Gümüşhane’ye gelen Büşra Mutlu, “14 yıldır Gümüşhane’yi görmüyorum. Çok merak ettiğim için öyle bir yolculuk yaptım uzun vakit sonra. Çok güzel bir memleket. Fakat Tomara Şelalesi’ni görmek harikaydı. O kadar güzel ki verdiği ferahlık, verdiği huzur gerçekten çok güzel. Doyamadım diyebilirim. Harikaydı. Tomara Şelalesini İstanbul’da iken çok merak ediyordum. Gelmek nasip oldu çok güzel. Tomara Şelalesi beni gerçekten çok etkiledi” dedi.
“Daha önce tesadüfen gelmiştim şimdi ailemle geldim”
Samsun’dan gelen Beytullah Genç de “Samsun’dan geliyorum buraya. Daha önce bir defa tesadüfen gelme şansı buldum. Muazzam çok hoşuma gitti. Buraya mutlaka bir daha gelmek istiyordum. O zaman pandemi zamanıydı. Çok bir şey anlamamıştık. Bugün yine nasip oldu. Ailemle yine geldim. Mükemmel bir yer. Ben buraya ilk geldiğimde bir şelale bekliyordum ama kaynağından çıkan bir şelale ile karşılaştım. O yüzden yani saklı bir cennet, mükemmel bir yer. Bu taraflara yolum düştüğünde mutlaka yine geleceği. Şu an yine buraya yolum düşerek gelmedim, ekstra 250 kilometre yol yaparak geldim bu sıcakta. Çok memnun kaldım. Ailecek güzel vakit geçirmek için geldik buraya” diye konuştu.
“Suyunda ayağımızı 30 saniyeden fazla tutamıyoruz”
Tomara’da yaşadığı mevsim değişikliğini anlatan Genç, “Şu an belki hava 40 derece olabilir ama şu suya ayağımızı soktuğumuzda inanın 30 saniyeden fazla ayağımızı tutamıyoruz. Bu mükemmel bir şey. Ve kaynağından da burada su içebiliyoruz. Suyun tadına da baktık. Gerçekten lezzetli bir su. O yüzden çok memnun kaldık burada” ifadelerini kullandı.
“Bu yıl ki hedefimiz 250 bin misafir ağırlamak”
Bu yıl sezona bayram yoğunluğuyla başladıklarını kaydeden işletmeci Zeynep Kara ise “Okulların tatil olması ve bayramın denk gelmesiyle beraber yoğun bir gurbetçi sayısına hitap ettik. Her sene artan misafir sayımız bu yıl da artarak devam ediyor. Hedefimiz bu yıl 250 bin misafir ağırlamak. Şehrin kalabalığından, sıcağından bunalan misafirlerimize doğada eşsiz yürüyüşle, Tomara Şelalesinin serinliğiyle merhaba diyoruz. Aynı şekilde sezonumuza başladığımızdan beri sabah kahvaltısından, akşam yemeğine, çocuk oyun parkından, hediyelik ürün satışları olan bir yere sahibiz. Misafirlerimizi bekliyoruz, gurbetçimizi bekliyoruz” dedi.
“Türkiye’de bu şekilde birkaç şelale var”
Tomara’nın bir diğer adının da “Kırk Gözeler” olduğunu ve bu şekilde dağdan çıkan suların oluşturduğu birkaç şelaleden birisinin de Tomara Şelalesi olduğunu hatırlatan Kara, “Tomara kırk gözeler olarak da geçiyor ve Türkiye’de iki tane var. Bir tanesi de bizde. Dağın arasından doğal şekilde çıktığı için görülmeye değer bir nokta. Türkiye’de eşsiz olan bir yer olduğu için bütün misafirlerimiz gezi rotalarının arasına eklemeli. Şu an yaşadığımız aşırı sıcaklar nedeniyle nem oranı da artıyor. Ama şelale yoluna yaklaştığımızda o yürüyüş yolundaki serinlik resmen mevsim değişikliğine sebep oluyor. Yaklaştıkça o suyun serinliğinin verdiği esintiyle beraber direkt mevsim değişikliği yaşanıyor. Sıcaktan şikayeti olan, şehrin kalabalığından, trafiğinden kaçıp bir nefes almak isteyen herkesi Tomara Şelalesi’ne bekliyoruz” diye konuştu.